Sana Ne Demeli

ot dergisi

Bir cumartesi gecesi, bir elimde çay bardağı önümde ot dergisi. Evimin sessizliğin tadını çıkarıyorum. Belki de yalnızlığın…

Kafamda uçuşunca ardı sıra kelimeler, yazmalıydım o vakit dedim ve soluğu burada aldım.
Bir rüzgar esiyor adeta kafamın içinde. Ama tatlı bir rüzgar, esintisi pek üşütmese de ara ara 
titretmiyor da denemez.  Ne demeli o zaman? 
Karla karışık rüzgar ;)

Okuduklarımdan mı, işimden mi, yoksa özel hayatımdaki insanlardan mı bilmem ama…
Bazı insanlar sonsuz hata yapma, hadsizlik yapma hakları varmış gibi davranırlar hayatta. Çünkü şimdiye kadar bildirilmemiştir o had kendilerine, zat-ı muhteremler tarafından. Peki hadsizlik bir hak mıdır yahut da ahlaksızlık mı?

Bunlar karşısında onlara sonsuz şansları varmış gibi davranan insanlara, o hakları bahşedenlere ne demeli?
Sonra dövünüp durma bence dünyalı !

Sana diyorum ne demeli peki?

O “sen”  belki de sensin.
Belki de ben.




1 yorum:

  1. Bu aralar o hakkı epey veriyorum insanlara. Tepki vermekten yorulum belki de.

    YanıtlaSil

Şişt pişt, orada olduğunu biliyorum!
Yorumların benim için çok önemli, öyle okuyup okuyup kaçmak yok;)

Toplam Sayfa Görüntüleme Sayısı